İşveren ve işçi kardeşlerim iş kazaları kader değil intihardır! (Bölüm 2)

İşveren ve işçi kardeşlerim iş kazaları kader değil intihardır! (Bölüm 1)
Ağustos 3, 2017
ÖLDÜRMEYECEKSİN!
Ağustos 9, 2017
Hepsini Göster

İşveren ve işçi kardeşlerim iş kazaları kader değil intihardır! (Bölüm 2)

Kartal İş Güvenliği Kategorisindeki yazılarıma birinci bölümünü yazdığım yazımın ikinci bölümüyle devam ediyorum. Bir işçi ölünce işveren kardeşim senin sancın, yürek acın da artar, bu yetmez devletin kılıcı başında sallanır durur.

Mahkeme masrafları, tazminatlar,  kan paraları derken sermayen pula dönerde yanar durursun.

Hadi çalışan ölmedi yaşayacak ama iş göremeyecek kadar kötürüm kaldı, hastane masrafları, sigorta giderleri, mahkeme masrafları sana yüklendikçe yüklenir.

Neden canımızla ödeyelim, malımızla hayatlarımızı zindana çevirelim neden?

Halbuki ilk yazımda bahsettiğim tehlikeleri gidermek kaç saatlik bir iş?

Emniyet malzemelerini kullanmak çok zor mu?

Bahaneler, itirazlar, görev ve sorumluluklarının farkına varamama, emniyetli çalışmadan kaçma, işverenin işim bitsin mantığı ile emniyetsiz çalışmaya göz yumması ,hatta şaka gibi bırak ölsün, gebersin şuraya gömeriz lafları ile kulağının üstüne yatması, umursamaması sadece cehaletten öte bir şey değildir.

İşçilerden örnek bahaneler;

Baret başımda durmuyor, başım ağrıyor, can halatı daha kötü, emniyet kemeri işimi zorlaştırıyor, alışmışız, bir şey olmaz, ayağımda mantar var, gözlük buhar yapıyor, maske de ne ola?

Var git başımda, hani devlet nerede, ne yasası kardeşim, çattık yahu, böyle bir şey şimdiye kadar görmedik, onlarca inşaatta bunlar yoktu hadi git işine, yok kardeşim bu uzman varsa ben yokum , çalışmıyorum…

İşçilerde, alt taşeronlarda zaman zaman sahada bizle restleşmeler, görevimizin yapılmasını engellemelere, kaba kuvvete başvurma, küfürler, tehditler…

Sadece cehaletten kaynaklanan tepkilerden başka bir şey değildir.

Bizi başta cehaletimiz, sonra aç gözlülüğümüz öldürüyor.

Ellerimizde son model telefon cihazları, sadece internet denen canavarı kullanıyoruz, olur olmaz bir şeyler paylaşıyoruz. ama bir gazete, bir kitap okumayı hiç düşünmüyoruz.

Okumayı sevmiyoruz, okumuş adamları hiç sevmiyoruz.

Yahu elindeki cihazla bir çalışma bakanlığının sayfasını da ziyaret et, 6331 sayılı kanunu aç sana bir şeyler diyor , hele bir oku ne diyor?

Çalışma bakanlığı sayfalarında sgk ‘ sayfasına git 5510 sayılı kanuna bak, 4857 sayılı kanuna bak, yabancı işçi, çocuk işçi çalıştırma , işverenin, çalışanın sorumluluklarına bir bak, oku .

Yok dünyalarında okuma diye bir kavram yok.

Ama iş çatışmaya, sataşmaya, tehdit etmeye, dövmeye, küfüre , alçalmaya geldiğinde cengaver kesilirler de bunlardan yiğidi de yok.

Ya iş kazası (intihar) vakasın da sıra pamuk olayına geldiğinde, ceset mosmor kesildiğinde, dil şişip de , çene bağlandığında hallerinizi görme imkanınız olacak mı?

Evet can dostlarım hal bu bahanelere sığınarak, höykürerek, ne can emniyeti sağlanır ne mal emniyeti sağlanır.

Okuyacağız, aklımızı bedenimizden daha çok eğiteceğiz. dikkat et beyin vücudun en süt kısmına konmuştur, yüceltilmiştir, göz,kulak,dil beyne bağlıdır, eğitimden yoksun beynin göze,kulağa,dile hükmetmesi mümkün değildir.

Sonra bahane, bilmiyordum, görmedim,duymadım, geçmiş olsun kardeşim !…

Bahanelere sığınmak acı bir durumdur, kabahatimiz özrümüzden büyük olmamalıdır.

Özür dilemek işini doğru yapmamaktan kaynaklanır, ölümün özrü olmaz dostlarım ,

Bu nedenle sizleri ziyarete geldiğimizde bizlerin uyarılarına, telkinlerine, önerilerimize kulak verin ve alınması gereken önlemleri alın, aldırın.

Değerli işverenlerimiz bizlerin ziyaretleri sizlerin intiharlara seyirci kalarak ölümlere ortaklık yapmayasınız diyedir.

Değerli çalışanlarımız bizlerin ziyaretleri sizlerin intiharlarını önlemek içindir,

Değerli dostlar bizlerin ziyaretleri yarına güvenle bakan , yaşayan,yaşatan neslin var olması , acıların, göz yaşlarının akmaması, naların dul, çocukların yetim kalmaması içindir.

Bizler sizleri her anlamda önemsiyoruz, kendimizi, işimizi önemsiyoruz

Sizlerde bizleri önemseyin, yaptığımız işi kanıksayın, özümseyin.

Dilimiz sürçtü ise af ola!

Kazasız günler dilerim, sağlıcakla kalın.

Kadir İSKENDEROĞLU

WhatsApp chat